Türkiye'nin AB serüveni, bir tren yolculuğuna benzetiliyor ve "tren yavaşladı mı, durdu mu, raydan çıkacak mı" gibi çeşitlemelerle, bu benzetme süsleniyor.

Ancak yolculuğu merak edilen tek tren bu değil aslında. Sayısı 25'e çıkmış üyeleriyle AB'nin yani o dev bürokratik yapının da içinde bulunduğu bir tren var ve bu tren de, Türkiye'ninki misali, yoldan çıkma, durma, kaza yapma gibi benzetmelere müsait.

AB'nin fikir babalarından Jean Monnet "Teknoratlar önce Avrupa'yı inşa etmeliydiler, siyasetçiler ve halk ellerini onun üzerine koymadan önce..." demişti. Bu sözlerden yıllar, yıllar sonra, inşa sürecinde çok yol kateden AB'nin kalbinde, Brüksel'de, bir sabah evi basılan, belge ve kayıtlarına el...

Yazının Devamı

Ali Kırca
32. gün halkın anlayabileceği bir program olma hedefiyle çıkmadı. Tam tersine bu program elit için yapıldı. Ama elit için yapılan programı halk anladı ve programcılar halkın elit için yapılan programı anlayabileceğini anladı. "32. gün" bunun hikayesidir.

Cevat Taylan
Benim zırhımla Birand'ın zırhı karşılaştırılamaz. Hatta beni çıplak dolaşıyor da sayabilirsiniz.

Turan Yavuz
Birand'ın Milliyet'teki köşesinde adı da "Biz ve Onlar"dı. Onlar ne yapıyor? Ne diyoruz? Birand gazete köşesindeki bu anlayışı aynen "32. gün"e de uyguladı.

Mehmet Ali Birand
1997 yılından sonra çok daha fazla baskı gördük. O yüzden "duralım" dedik. Devletle kavga edemezsin. Gladyoyu ilk defa biz çıkarmıştık. Güneydoğu...

Yazının Devamı